14 Ekim 2013 Pazartesi

BAZI MÜSLÜMANLARIN KURAN’A AYKIRI TAVIRLARI


Bir kişi Müslümanım diyorsa Kuran'a göre hareket etmek zorundadır. Allah Kuran'da müslümanlara her konuda yol göstermiş ve hangi durumlarda nelerin başlarına geleceğini açıklamıştır. Eğer Müslümanlar Kuran dışı hareket ederlerse Allah Müslümanlara, kesinlikle üstünlük vermeyecektir.

ALLAH'IN EMİRLERİ VE MÜSLÜMANLARIN YAPTIKLARI 

Allah Kuran'da, Müslümanların üzerindeki zulmün bitmesi için pekçok ayetinde önemli bilgiler vermiştir. Müslümanlar ayetlere göre değil de kendi akıllarına göre hareket ettikleri müddetçe başlarındaki musibetler dinmeyecektir.

1- Allah bize ayetinde "Allah'ın ipine hepiniz sımsıkı sarılın. Dağılıp ayrılmayın." [Âli İmran Suresi (3/103] demesine rağmen Müslümanların ayrı olması Kuran’a uygun bir tavır değildir.

2- Allah ayetinde " İnkâr edenler birbirlerinin velileridir. Eğer siz bunu yapmazsanız (birbirinize yardım etmez ve dost olmazsanız) yeryüzünde bir fitne ve büyük bir bozgunculuk (fesat) olur. [Enfal Suresi (8/73] şeklinde buyurmasına rağmen Müslümanlar birbirlerine veli olmayı bırakın birbirlerini şehit etmeye kalkmaları Kuran’a uygun bir tavır değildir.

3- Allah ayetinde "İyilikle kötülük eşit olmaz. Sen, en güzel olan bir tarzda (kötülüğü) uzaklaştır; o zaman, (görürsün ki) seninle onun arasında düşmanlık bulunan kimse, sanki sıcak bir dost(un) oluvermiştir. [Fussılet Suresi (41/34] şeklinde kötülüğü iyilikle uzaklaştırmamızı emrederken, kötülüğe kötülükle karşılık vermeleri Kuran’a uygun bir tavır değildir.

4- Allah ayetinde "Kim bir nefsi, bir başka nefse ya da yeryüzündeki bir fesada karşılık olmaksızın (haksız yere) öldürürse, sanki bütün insanları öldürmüş gibi olur. [Mâide Suresi (5,110) /32]" şeklinde masum bir insanı öldürmenin tüm insanları öldürmekle aynı olduğunu bildirmesine rağmen, Müslümanların masum insanlara rastgele bomba atması Kuran’a uygun bir tavır değildir.

5- Müslümanların üzerindeki musibetlerin ayette bildirilidiği üzere "Nedeni şu: Bir kavim (toplum), kendinde olanı değiştirinceye kadar Allah, ona nimet olarak bağışladığını değiştirici değildir. [Enfal Suresi (8/53]" ayetinde bildirildiği gibi yine kendimizle yani Müslümanlarla ilgili olduğunu unutup haşa bu musibetlerin Müslümanların başına Allah'tan bağımsız geldiğini zannetmeleri Kuran’a uygun bir tavır değildir.

6- Bir kavmin başına bir musibet geliyorsa, bunu saldıran kavmin maddi olanaklarıyla bağlantılı zannedip aslında ayette buyrulduğu gibi, "Böylece biz, kazandıkları dolayısıyla zalimlerin bir kısmını bir kısmının başına geçiririz. [En'am Suresi (6,55) /129]  musibeti verenin Allah olduğunu unutmaları Kuran’a uygun bir tavır değildir.

7- Allah ayetinde "İyilikle kötülük eşit olmaz. Sen, en güzel olan bir tarzda (kötülüğü) uzaklaştır; o zaman, (görürsün ki) seninle onun arasında düşmanlık bulunan kimse, sanki sıcak bir dost(un) oluvermiştir. [Fussılet Suresi (41/34]" şeklinde buyurarak, düşmanlarımıza dahi güzel söz söylememizi emretmesine rağmen gece gündüz "kahrolsun, asacağız, keseceğiz, bombalayacağız" vb. tehdit ve hakaret cümleleriyle Müslümanların karşı tarafa saldırılması Kuran’a uygun bir tavır değildir.

8- Allah ayetinde Müslümanlara karşı savaşan kişilerin bizzat kendisiyle savunma amaçlı savaşmamıza müsade ederken, "Sizinle savaşanlara karşı Allah yolunda savaşın, (ancak) aşırı gitmeyin. Elbette Allah aşırı gidenleri sevmez. [Bakara Suresi (2/190]" hiçbirşeyden habersiz masum çocukların üstüne bomba atmak Kuran’a uygun bir tavır değildir.

Bu ve buna benzer onlarca ayete Müslümanlar’ın bir kısmı uymamaktadır. Bu konu da aslında yine Kuran'da bildirilmiştir. Peygamberimiz (sav) kıyamet gününde ümmetini Allah'a şu şekilde şikayet etmektedir.

Ve elçi dedi ki: "Rabbim gerçekten benim kavmim, bu Kur'an'ı terkedilmiş (bir kitap) olarak bıraktılar." [Furkan Suresi (25/30] 

Bu yüzden Müslümanların bir an önce Kuran'a tabi olması ve Allah'ın gösterdiği yöntem olan Müslümanların birleşmesi ve tüm Dünya'ya güzel ahlak konusunda örnek olması gerekmektedir. Bunun haricinde kurtuluş yoktur.

Allah, içinizden iman edenlere ve salih amellerde bulunanlara va'detmiştir: Hiç şüphesiz onlardan öncekileri nasıl 'güç ve iktidar sahibi' kıldıysa, onları da yeryüzünde 'güç ve iktidar sahibi' kılacak, kendileri için seçip beğendiği dinlerini kendilerine yerleşik kılıp sağlamlaştıracak ve onları korkularından sonra güvenliğe çevirecektir. Onlar, yalnızca bana ibadet ederler ve bana hiç bir şeyi ortak koşmazlar. Kim bundan sonra inkâr ederse, işte onlar fasıktır. 
[Nur Suresi (24/55] 

0 yorum:

Yorum Gönder